Peygamberimizn Ramazan Hayatı-2

Web yakalama_2-3-2021_213633_www.google.com

 Ramazan ayı, takva ayıdır, Kur’an ayıdır, Allah’ı yüceltme ayıdır, şükür ayıdır, tevbe ayıdır,îtikaf yani tefekkür ve taabbüd ayıdır. Allah’ın koyduğu sınırları gözetme ayıdır. Kısaca Ramazan ayı oruç ayı olup, Allah’ın ayıdır. Oruç ibâdetinin dışındaki amellere karşılık olarak birden yediyüz misline kadar sevap verileceği müjde edilirken, oruç hakkında yüce Rabbimiz: “Ramazan ayında tutulan oruç için, oruç benim içindir,onun ecrini ben vereceğim1 buyurmuştur.

 

   Ramazan denilince oruç akla gelir. oruç farîzasının bu ayda tutulması, terâvih, mukâbele, îtikaf, iftar, sahur ve fıtır sadakası gibi en önemli sünnetlerin hep bu ayda yaşanması, bu aya ayrı bir özellik ve güzellik katmaktadır. On iki ay içinde, Kur’an-ı Kerim’de adı anılan, tek aydır bu ay. Oruç ayının, engin ikliminde insan, tüm güzellikleri yaşayarak yüce Rabbinin ihsan etmiş olduğu ilâhî rahmeti doyasıya tadar. Kendi iç dünyasında, gönül âleminde, ruhunun derinliklerinde onu bir farklı hisseder. Bireysel anlamda ilahî huzura yükselişin zevkine erer. Fiziksel anlamda hissettiği açlıkla, susuzlukla, kendisini “bir irâde eğitimi” nden geçirerek, toplumsal dayanışmanın, paylaşma düşüncesinin yollarını öğrenir.Her gece kalktığı sahurla, her akşam yaptığı iftarla “kâmil bir mü’min” olmanın yolunda adım adım ilerler.

 

   Çünkü Ramazan ayı, ilmin, inancın, ibâdetin, ahlâkın, dayanışmanın, kardeşliğin daha da olgunlaştırılabilmesi için Müslümanlara ikram edilmiş mübârek bir eğitim mevsimidir. Ramazan ayında bir mânevî cihad vardır. Nefis ve nefsânî tüm duygularla sonuna kadar mücâdele etmek vardır. Müslüman bu zaman diliminde Rabbiyle, kardeşleriyle, nefsiyle ve şeytanla olan ilişkilerini gözden geçirir, gece gündüz tam bir ay süren yoğun bir eğitim faaliyetinden arınarak, güçlenerek çıkar.

1 Buhârî, Savm, 9